Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, restorasyonu tamamlanan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ile ilgili bilgiler verdi. Karaca, restorasyon esnasında dişçi aletleri ile temizlik yapıldığını söyledi.

Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde Ahmet Şah ve eşi Melike Turan Melek tarafından Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah’ın 1228 - 1243 tarihleri arasında yaptığı ve zamana meydana okuyan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifasında tarihin çok yönlü restorasyon çalışmaları tamamlandı. 9 yıllık restorasyon çalışmaları tamamlanan ve birbirinden farklı 10 binden fazla motifin yer aldığı, camide belirli saatlerde cennet kapısı ve taç kapıda namaz kılan insan siluetine beliriyor. Türkiye’de ilk kez UNESCO tarafından koruma altına alınan Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası Pazartesi günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konferans katılımıyla ziyarete ve ibadete açılacak.

Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, 6-12 Mayıs Vakıf Haftası ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü binasında düzenlenen toplantıda konuşan Cemal Karaca, Vakıf Haftasını kutlayarak, “Vakıf kültürü, kadim medeniyetimizin paha biçilemez miraslarından biri olarak günümüze kadar ulaşmış bir kültürdür. Bu kültürün mihenk taşı, yardımlaşma ve dayanışmadır. Bu mihenk taşının yeri, şefkat ve merhamet ile sağlamlaşmakta, güçlenmektedir. Vakıflarımız, geçmişten bugüne ortaya koydukları gayret ve samimiyet ile nice hayatlara, gönüllere dokunmuştur ve dokunmaya devam etmektedir” dedi.

9 yıl süren restorasyon tamamlandı

Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ile ilgili bilgiler veren Cemal Karaca, caminin aslına uygun restore edildiğini ifade ederek, "Koruma kurulunca onaylı projeler doğrultusunda anıt yapının restorasyonuna yönelik Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilki 2015 yılında ikincisi 2021 yılında ikmal işi olmak üzere iki tane ihale yapılmıştır. Restorasyon sürecinde görevli bilim heyeti üyelerinin nezaretinde bugüne kadar takip edilerek aslına uygun şekilde son halini almıştır. Restorasyon çalışmaları Bilim Heyeti toplantıları neticesinde alınan kararlar doğrultusunda devam etmekte olup, bir süreç alacak olan restorasyon çalışmaları sırasında anıt yapıyı dış etkilerden korumak ve gerekli araştırma ve uygulama çalışmalarını yapabilmek amacıyla geçici koruma çatısı yapılmıştır. Yapısal hareketin sürekli izlenmesi için monitoring sistemi kurulmuştur. Doğu cephesinde bulunan kazı alanında geoned donatılı şev tutucu ile kaplama yapılarak alan korumaya alınmış ve aynı zamanda toprağın kayması da engellenmiştir. Doğu cephesinde yapıya bitişik durumda yapılmış olan ve yapıya yıllar içerisinde büyük zararlar vermiş olan betonarme galeri denetimli şekilde kaldırılmıştır. Bu şekilde yoğun olarak doğu cephede bulunan nem, yapıdan uzaklaştırılmıştır” dedi.

"Mikro motor ve ince dişçi aletleri ile taş yüzeylerine zarar verilmeden itinalı ve denetimli olarak temizlenmiştir"

Tarihi eserin belirli bir bölümünün mikro motor ve dişçi aletleri ile temizlendiğini ifade eden Karaca, şu şekilde konuştu:

“Sıcak daldırma galvaniz ve alüminyumdan yapıya özel üretilen modüler sistem, geçici koruma çatısı kurulmuş, yapı korumaya alınarak çatı katmanlarının temizliğinin yapılması aşamasında yapının dış etkilerden zarar görmesi engellenmiştir. Cami ve Darüşşifa üst örtüsünde bulunan kurşun kaplama sökülmüş, yatay ve düşey yağmur olukları kaldırılmış ve ahşap çatı sökülmüştür. Çatı üzerindeki niteliksiz dolgular kontrollü bir şekilde alınmıştır ve cami çatısı tekrar titanyum çinko malzeme ile kaplanmıştır. Cami ve Darüşşifa duvar yüzeylerindeki çimento esaslı derzler açılmış, taş iç yüzeyleriyle aderans sağlamış olan çimento harçlar mikro motor ve ince dişçi aletleri ile taş yüzeylerine zarar verilmeden itinalı ve denetimli olarak temizlenmiş, tuz temizliği yapılmıştır. Eserde güçlendirme, konservasyon ve çevre düzenlemesi çalışmaları tamamlanarak ibadete ve ziyarete hazır hale gelmiştir. Eserin etrafından Sivas İl Özel idaresi tarafından 191 adet binanın (yaklaşık 100 dönüm) kamulaştırılması yapılmış ve cami etrafı açılmıştır.”